ÖSS'DEN AZ ÖNCE ÇIKTIM

Giren herkeSde bir telaş vardı bende gene yok 4 yıl öncede yoktu ama o zaman sınavın ilk yarım saatinde biraz stres oluşmuştu. 2005'te ne dershaneye gitmiş ne de bir hazırlık yapmıştım.

Sadece iki ayrı kitaptan son 10 yılın ÖSS sorularına bakmıştım. Önce bir kitaptan 10 deneme sınavı şeklinde hazırlanmış kitaptaki soruları çözmüş daha sonra da konulara göre ayrılmış olan kitabı çözmüştüm. Yani çözebildiklerimi 2 kere çözmüş, çözemediklerimi bırakmıştım.

Genel olarak bakınca türkçeyi hep fulluyor, cebirden 30'da 25 geometriden 15'te 3-4, fenden de 45'te 34 filan yapıyordum. Ama bunları yaparken hiç süre tutmamıştım.

O yıl bi beklentim yoktu, 250 ham puan alırım okuldan da 60 gelir diyordum. 310 puanla da istediğim bölüme giremezdim. 2. yıl dershaneye gidip iyice hazırlanıp, elektronik ya da bilgisayar mühendisliği istiyordum, olmadı elektrik mühendisliği...

Sınavdan önceki gece annemle sudan bi sebepten tartıştık, sonra bi görün bedduaları, inşallah kazanamazsın, edemezsin filan...

Neyse sınava girdim ki sınava girene kadar zerre kadar heycanım yoktu, sınava girince biraz tedirginleştim. Matematikten başlamıştım, ilk 18 soruyu geçtikten sonra bir baktım ki 10 tane boşum var. Tamam dedim annemin bedduaları tuttu. En iyi yaptığım bölümden şimdiden 10 tane boş bu iş bitti derken, birdenbire bütün soruları yapmaya başladım. Birazda kolay olduğundan sanırım geometiri bile neredeyse fulluyordum.

Sonra gene iyi kötü sınavı bitiriyorum derken, saate baktım 12'ye 5 var. Beni hemen bi panik kaplamıştı, 5 dk var ve daha fen kısmına yeni başlamıştım. Acele ile yapmaya başladım. Sonra baktım saat 12:05. İçimden lanetler okudum, sınav 12:30 da bitiyordu. Külkedisi-sindirella masallarından mıdır bilmem aklıma nereden takıldıysa 12:00...

Neyse sınav bitmek üzere genel olarak baktım ne yapmışım diye, hesapladım öyle çıktım.

Dışarıda ablam bekliyordu, kaç alırsın dedi. 230-235 civarı dedim. Sonuçlar geldi 234 küsur almıştım.

Tercih yapmayacaktım ki sistem değişiyor filan diye bizim evdekilerin kulağına gitmiş, sonra başladılar bana seneye çok daha zor olcakmış (annem itiraf etti birazda beni evde istememesindenmiş, şimdi evde istiyor ama iş işten geçti...) tercih yap filan. Bayağı tartıştık, tercihin en son günü hem zorla, hem de birazda 'lan şimdi kazanamadı diyecekler' psikolojisi ile tercih yaptım.

Ve lanet olası bu fizik bölümüne geldim. Ne umuyordum ki ne buldum ve 4 yıl bitti hala mezun olamadım, olsamda zaten bu alanda işim yok benim.

Bu yıl gidiğim sınavda ise hem hazırlanmamış olmam, hem de aşağı yukarı hiçbirşey hatırlamamam dolayısı ile barajı geçmeyi planlıyordum.

Türkçe ile matematik 1'i biri iki soru haricinde fulledim. İtiraf etmeliyim hayatımda bundan daha dandik matematik soruları görmemiştim. Birinci bölüm sanki öğrencileri salak yerine koyarmışçasına sorular içeriyordu. Ama şu çamaşır makinesi sorusu beni fıtık etti. 2005'te de çay-kahve muhabbet iiçeren soruya gıcık olmuştum.

2. Bölümdeki konular zaten yabancıydı bilmiyordum, integral sorularını çözdüm toplam 5-6 sorudan sonra bıraktım. Ki zaten zamanın nasıl geçtiğini anlamadım, Fen-2 ye zar zor bakabildim. Soruları çok yavaş çözmüşüm, sanırım özellikle türkçede çok yavaştım ki matematik 1'i çözmem yarım saati ancak bulmuştur.

Ve bu arada sınava girdiğim salonun karşısındaki salonda bizim üniversitedeki hocalardan biri görev yapıyordu, işaretleşerek selamlaştık. İki dersini almıştım ikisinden de geçtim . Dersinden kaldığım biri olsa belki biraz daha iştahla asılırdım sorulara...

Neyse zaten pek bi amacım yoktu. Fizik bölümünden bu yıl mezun olamadım.

Bu yıl açıköğretime giricem. Fizik bitincede Radyoloji ya da Tıbbi laborantlık düşünüyorum. Belki de medikal fizik üzerine yüksek lisansta yapabilirim. Tam olarak hala ne olacağıma karar vermiş değilim. Sonumuz hayrola...