Home
Archive for
Mayıs 2010
İNTERNETTEN PARA KAZANMAK
Geçen gün Adsense'den aldığım 100 küsur dolar, bu internetten para kazanma olayı için tekrardan bir şevk verdi ama final haftasında yeni atraksiyonlara girecek tavda değilim.
5 yıldır bu bloglama işini yapıyorum, hobi olarak yapsam da dönem dönem para için yaptığım değişik hamleler oldu. Farklı konulu, sırf para kazanmak için açtığım bloglar ve sonra vazgeçip silmelerim..
Zamanında Adsense'nin para saçtığı dönemlerde, şimdiki aklım olsaydı sanırım köşeyi dönmüştüm.
Denemediğim reklam ortaklığı sistemi de kalmadı. Sadece reklam ortaklığı değil, super teklif, agloco gibi insanları kandıran siteleri bile denedim ve internetten para kazanmanın en sonunda nasıl olacağını tam olarak kavradım.
Benim tarzıma uymuyor bu yapılacaklar, yapayım diyor sonra vazgeçiyorum ama meraklıları için sıralayım:
1) İlk önce az biraz seo yapıp ortalama bir blog elde etmek. Pagerank 3 filan olmalı ki paylaştığınız gönderinin başlığını Google'da aradığınızda çoğunlukla ilk sayfada çıkmalı.
2) Seçilencek konular: Konu seçmeyin. Her bir boku yazın. Dizilerden tutun da Hadise'nin azdıran selülitli bacaklarından devam edin, eurovizyon gibi dönemin önemli organizasyonlarını atlamadan ve Deniz Baykal'ın seks kaseti gibi bonus puanları kaçırmadan, recep ivedik serisini ve diğer tutulan dizi ve filmlerin üzerine üzerine gidip yazın. Edepsiz olun, utanmayın. Gidin kızlık zarı hakkında yazın, penis büyütmeden bahsedin, insanların cinsel hislerini sonuna kadar sömürün. Ama bunların yanında kandil ve bayram mesajlarını asla kaçırmayın. İçeriğinizde olmasa da Porno, sex, mp3 indir gibi altın kelimeleri blogunuzdan eksik etmeyin. Gidin wikidepia yı bile kopyalayın anasını satayım... Tabi kopyalamakla yetinmeyin, önemli zamanlarda önemli kavramlarda değişiklik yaparak sitenize köprü atın ve bu kaynağı her türlü sömürün.
3) Başlık: Napolyon eskiden 'para, para, para' demiş ama şimdi olsa: 'başlık, başlık, başlık' derdi sanırım. En dikkat çekici en aranan kelimeleri başlık atın. Google insights da fırlayan kelimeleri takip edin. Sadece türkiye değil, tüm dünya insanlarını sömürün.
4) Reklam sistemi: Denemediğim reklam ortaklığı kaldı mı bilmiyorum ama Adsense gibisi yok. Katı politikalarından dolayı sistemden atılan atılana ama dikkatli davranırsanız, sizde Adsense'den ekmek yiyebilirsiniz.
5) Reklam yerleşimi: Reklam yerleşimi neredeyse en önemli konu diyebiliriz. 3000 tekil hitle günde 1-1,5 dolar kazanırken doğru reklam yerleşimi ile sadece 1000 telik hit ile bu rakamı çok rahat bir şekilde yakalamış biriyim. Eğer Adsense değil de başka bir reklma sistemi kullanıyor iseniz, uçan, hoplayan kaçan, ziyaretçi kurtulmaya çalıştıkça onu takip eden reklam yerleşimlerini kullanın.
Reklam yerleşimi önemli olmakla birlikte, Adsense'de politikaların dışına çıkarsanız, atılacağınızdan kesinlikle emin olun.
5 yıldır bu bloglama işini yapıyorum, hobi olarak yapsam da dönem dönem para için yaptığım değişik hamleler oldu. Farklı konulu, sırf para kazanmak için açtığım bloglar ve sonra vazgeçip silmelerim..
Zamanında Adsense'nin para saçtığı dönemlerde, şimdiki aklım olsaydı sanırım köşeyi dönmüştüm.
Denemediğim reklam ortaklığı sistemi de kalmadı. Sadece reklam ortaklığı değil, super teklif, agloco gibi insanları kandıran siteleri bile denedim ve internetten para kazanmanın en sonunda nasıl olacağını tam olarak kavradım.
Benim tarzıma uymuyor bu yapılacaklar, yapayım diyor sonra vazgeçiyorum ama meraklıları için sıralayım:
1) İlk önce az biraz seo yapıp ortalama bir blog elde etmek. Pagerank 3 filan olmalı ki paylaştığınız gönderinin başlığını Google'da aradığınızda çoğunlukla ilk sayfada çıkmalı.
2) Seçilencek konular: Konu seçmeyin. Her bir boku yazın. Dizilerden tutun da Hadise'nin azdıran selülitli bacaklarından devam edin, eurovizyon gibi dönemin önemli organizasyonlarını atlamadan ve Deniz Baykal'ın seks kaseti gibi bonus puanları kaçırmadan, recep ivedik serisini ve diğer tutulan dizi ve filmlerin üzerine üzerine gidip yazın. Edepsiz olun, utanmayın. Gidin kızlık zarı hakkında yazın, penis büyütmeden bahsedin, insanların cinsel hislerini sonuna kadar sömürün. Ama bunların yanında kandil ve bayram mesajlarını asla kaçırmayın. İçeriğinizde olmasa da Porno, sex, mp3 indir gibi altın kelimeleri blogunuzdan eksik etmeyin. Gidin wikidepia yı bile kopyalayın anasını satayım... Tabi kopyalamakla yetinmeyin, önemli zamanlarda önemli kavramlarda değişiklik yaparak sitenize köprü atın ve bu kaynağı her türlü sömürün.
3) Başlık: Napolyon eskiden 'para, para, para' demiş ama şimdi olsa: 'başlık, başlık, başlık' derdi sanırım. En dikkat çekici en aranan kelimeleri başlık atın. Google insights da fırlayan kelimeleri takip edin. Sadece türkiye değil, tüm dünya insanlarını sömürün.
4) Reklam sistemi: Denemediğim reklam ortaklığı kaldı mı bilmiyorum ama Adsense gibisi yok. Katı politikalarından dolayı sistemden atılan atılana ama dikkatli davranırsanız, sizde Adsense'den ekmek yiyebilirsiniz.
5) Reklam yerleşimi: Reklam yerleşimi neredeyse en önemli konu diyebiliriz. 3000 tekil hitle günde 1-1,5 dolar kazanırken doğru reklam yerleşimi ile sadece 1000 telik hit ile bu rakamı çok rahat bir şekilde yakalamış biriyim. Eğer Adsense değil de başka bir reklma sistemi kullanıyor iseniz, uçan, hoplayan kaçan, ziyaretçi kurtulmaya çalıştıkça onu takip eden reklam yerleşimlerini kullanın.
Reklam yerleşimi önemli olmakla birlikte, Adsense'de politikaların dışına çıkarsanız, atılacağınızdan kesinlikle emin olun.
İlk 3 madde ile site hitinizi 10.000 düzeylerine çıkarabilir, 4 ve 5 maddelerini uygulayarak da sitenizden maximum kazanç sağlayabilirsiniz. Benim öngörüm günde en az 10 $.
Ya da gerçekten özveri ile çalışarak adamakıllı bir site açarsınız mesela http://www.portakalagaci.com gibi sonra ilgili bir firma ile direk temasa geçerek ve ya gene adsense ile dürüst bir kazanç elde edebilirsiniz. Ama siz sakın bunu yapmayın. (!)
TUVALET GURUSU
Tuvalet Gurusu ismini görünce dedim yok artık, işin bokunu iyice çıkardılar filan... merak ettim girip bi baktım bunlar ne ayak diye. İlginç bir blog gibi geldi bana...
Bu blogu Nesil Var'ın sitesini turlarken gördüm. Sağ üst tarafta hönk diye yerleştirtidiği linkler son derece göze batıyordu hani... Tuvalet Gurusu ismi de öyle... Tıklayıp girdim...
Pin-up şablonunu hiç değiştirmeden kullanmışlar ki cuk diye oturmuş yerine. Yolla yayınlayalım mesajı hemen dikkatimi çekti. İsteyenler sı..tıkları tuvaletin resimlerini çekip tuvalet hakkındaki engin yorumlarını ekleyip yolluyorlar ve yayınlanıyor... Benim de bizim fakültenin berbat tuvaletinin fotoğraflarını yollayasım geldi...
İlk gönderi yaklaşık bir yıl önce yayınlanmış ve sonraki 6 ay boyunca yayın yapmamışlar sonra tekrar harekete geçmişler. Ben yeni duysamda popülariteleri ciddi bir seviyeye ulaşmış ki ya da bir tanıdık torpiliyle Beyaz Show'a bile konuk olmuşlar..
Konu her ne kadar pis bir mesele gibi görünse de temizlik ve tasarım konusu üzerinden ilerledikleri için çok da fena olmamış, iyi yani...
Hani bazıları temalı bloglar yok az maz, markalar temalı blog bulamıyor diyorlardı ya. Sevinsinler artık, temalı bloglarda tam manasıyla işin boku çıkartılmış...
SAHTE GOOGLE SİTELERİ
Google taklidi yapan pek çok site türedi. Adres satırına bakmayıp, internete Google penceresinden bakan yüzbinlerce kişi kendini Google'da zannederek turluyor interneti.
Sayfa görünümünü aynı Google ansayfası gibi tasarlayan Google logosunu kullanan ve google.com a benzer bir url ile yayın yapan siteler hızla arttı.
Bu siteler acemi internet kullacılarını çeşitli hilelerle avlayıp anasayfalarını google yerine kendi siteleri olarak ayarlıyor ve siz kendinizi Google'da zannederek başka bir sitede turluyorsunuz. Yaptığınız aramalarda çıkan reklamlara tıkladığınzda bu sitenin sahilerine para kazandırıyorsunuz. Bunun kullanıcı adına direkt bir zararı yok ama sonuç olarak hukuksuz bir kandırmaca.
Bu konuya Hamza abimiz daha önce Çakal Adsenseciler yazısı ile değinmiş ama hile kaynağının ne olduğunu tam olarak çözemediğini belirtmişti.
Birkaç hafta önce eski işyerimde muhasebeci ablamız, benim bilgisayarımdan nete girmek istemiş kendi bilgisarının bir haftadır internete bağlanamadığını söylemişti. Garip olan şeyse messengerin çalıştığını söylemesiydi. Çıkıp baktım tarayıcıyı açtım, sayfa görüntülenemiyor yazısı çıktı. Adres satırına baktım, gllod.com yazıyordu. Google.com'a girdim açtı. Sonra kendi siteme girdim ve gene açtı. Yani internete bağlanamama gibi bir sorun yoktu.
Sorun bir hafta önce mail ile bulaşan bir virüstü. Önceki hafta virüslü bir mail geldiğini ve maili açtığı gibi listesindeki bütün kişilere yayıldığını söyledi. Mail içinde abuk subuk diye tabir ettiği ve sanırım pornografik resimler bulunuyordu.
Yani gllod.com pornografik resimler içeren, trojan yüklü bir mail yaymış ve bu maili açanların anasayfası gllod.com olarak ayarlanmış. Daha sonbra site her nasılsa hizmt dışı kalmış olay bu.
Bu olayı bu kadar süre sonra yazmamdaki sebep ise siteme hit sağlayan adresler. Site istatistiklerime baktığımda. qoogle.com adresinden siteme bir ziyaretçi kitlesinin yönlendirildiğini farkettim. Merak edip siteye girdim baktım ve site tasarımının Google'nin taklidi olduğunu gördüm. Linklere kadar herşey Google'nin kopyası ama Google değil. Sanırım bu sitede benzeri bir yöntemle yayılmış olmalı diye düşünüyorum.
POLİTİKA KASETİ
Baykal'ın seks kaseti ergenekon işi gibi. Baykal ilk açıklamasında direkt hükumeti suçlasa da geri dönme hesapları yapan Baykal'ın sırtından vurularak yerine getirilen Kılıçdaroğlu, başkan olarak ilk sahneye çıkışında ergenekon terör örgütüne selam çakınca aklıma gelen tek şey kasetin ergenekon işi olabileceği.
Chp miletvekili Zülfü Livaneli, kaset ilk çıktığında zaten Chp'nin içinden birilerinin bu işi yapmış olabileceğini belirtmişti.
Ergenekon terör örgütü kendilerini girdiği boktan çıkartamayan Baykal'ı silip yola yeni biriyle devam etmek istedi anlaşılan. Yeni eleman Kılıçdaroğlu'da özel yetkili mahkemeleri kaldıracağını söylerken arkasında Ergenekon sanıklarının fotoğraflarının gösterilmesi bunun göstergesi gibi.
Chp'nin artık bundan sonraki süreçte tam bir ergenekon kuklası olmasından korkuyorum. Siyaset, dolayısıyla ülke iyice karışacak gibi. Özellikle seçime 1 yıla yakın bir süre kalmışken...
Kılıçdaroğlu'nun önceki yerel seçimlerde İstanbul adayı gösterilmesi söyle bir düşünceye yol açmıştı: Baykal, Kılıçdaroğlu'nun önüne aday çıkmasını istemiyor ve onun için İstanbul adayı yaptı. Kılıçdaroğlu seçimlerde başarısız olacak ve Baykal önündeki muhtemel bir genel başkan adayından kurtulacak. Çünkü Kılıçdaroğlu, iktidarla girdiği polemiklerle çok fazla ön plana çıkmıştı.
Fakat yerel seçimlerde Kılıçdaroğlu beklenmeyen büyük bir patlama gerçekleştirip, Topbaş'a yakın denilebilecek bir oy oranına ulaşmıştı.
Önümüzdeki seçimlerde Chp oyunu artırabilirdi, tabi Kılıçdaroğlunun adaylığı Baykal'ın onayıyla da olsaydı. Ama böyle bir sezar-brütüs olayından sonra Chp seçmeninin bölünülmesi bence kaçınılmaz.
Chp miletvekili Zülfü Livaneli, kaset ilk çıktığında zaten Chp'nin içinden birilerinin bu işi yapmış olabileceğini belirtmişti.
Ergenekon terör örgütü kendilerini girdiği boktan çıkartamayan Baykal'ı silip yola yeni biriyle devam etmek istedi anlaşılan. Yeni eleman Kılıçdaroğlu'da özel yetkili mahkemeleri kaldıracağını söylerken arkasında Ergenekon sanıklarının fotoğraflarının gösterilmesi bunun göstergesi gibi.
Chp'nin artık bundan sonraki süreçte tam bir ergenekon kuklası olmasından korkuyorum. Siyaset, dolayısıyla ülke iyice karışacak gibi. Özellikle seçime 1 yıla yakın bir süre kalmışken...
Kılıçdaroğlu'nun önceki yerel seçimlerde İstanbul adayı gösterilmesi söyle bir düşünceye yol açmıştı: Baykal, Kılıçdaroğlu'nun önüne aday çıkmasını istemiyor ve onun için İstanbul adayı yaptı. Kılıçdaroğlu seçimlerde başarısız olacak ve Baykal önündeki muhtemel bir genel başkan adayından kurtulacak. Çünkü Kılıçdaroğlu, iktidarla girdiği polemiklerle çok fazla ön plana çıkmıştı.
Fakat yerel seçimlerde Kılıçdaroğlu beklenmeyen büyük bir patlama gerçekleştirip, Topbaş'a yakın denilebilecek bir oy oranına ulaşmıştı.
Önümüzdeki seçimlerde Chp oyunu artırabilirdi, tabi Kılıçdaroğlunun adaylığı Baykal'ın onayıyla da olsaydı. Ama böyle bir sezar-brütüs olayından sonra Chp seçmeninin bölünülmesi bence kaçınılmaz.
Felaket Senaryosu: Sarıgül'ün hareketi belli bir başarıya ulaşır, Baykal'ı indirme operasyonu neticesinde bir takım seçmen de partiden soğuyup uzaklaşır, Chp'de güçlü bir çözünme durumu olur da sol 3'e bölünürse ( Chp-Rahşan, Dsp-Baykal ve Sarıgül )ve Mhp'den oy koparabilecek bir sağ parti çıkışı gözlenirse, Akp'nin tekrar tek başına iktidar olması hatta, tek parti olması bile mümkün olabilir...
ŞAMPİYON BURSASPOR
Karga gak dedi, peynir düştü, timsah yedi. Bursaspor 5. şampiyon olarak tarihe geçti. Fenerbahçe'nin Trabzonspor karşısında berabere kalmasıyla ! Fenerbahçe 4 yıl önce şampiyonluğu nasıl Galatasaray'a kaptırdıysa bu seferde Bursaspor'a kaptırdı.
Bursaspor şampiyonluğu hakkıyla aldı. Beşiktaşı yenerek şampiyon olmasına ayrı bir sevindim tabi...
Ertuğrul Sağlam geçen yıl Beşiktaş'ı asıl şampiyon yapan isimdi. Maç başına aldığı puan ortalaması Mustafa Denizli'den yaklaşık 0,5 puan yüksek olmasına rağmen (34 maç x 0,5 puan = 17 puan farkeder sezon boyunca) bir iki maç kaybettiği bahanesiyle gönderildi. Öncesinde olan olayları zaten biliyoruz.
Ertuğrul Sağlam ve Bursaspor şampiyonluğu gerçekten haketti ve aldı. Geçen yıl gönlümüz sivasspordan yanaydı o da haketmişti ama olmamıştı. Bu yıl hakeden aldı, iyi aldı, güzel aldı, güzel oldu.
Bursaspor şampiyonluğu hakkıyla aldı. Beşiktaşı yenerek şampiyon olmasına ayrı bir sevindim tabi...
Ertuğrul Sağlam geçen yıl Beşiktaş'ı asıl şampiyon yapan isimdi. Maç başına aldığı puan ortalaması Mustafa Denizli'den yaklaşık 0,5 puan yüksek olmasına rağmen (34 maç x 0,5 puan = 17 puan farkeder sezon boyunca) bir iki maç kaybettiği bahanesiyle gönderildi. Öncesinde olan olayları zaten biliyoruz.
Ertuğrul Sağlam ve Bursaspor şampiyonluğu gerçekten haketti ve aldı. Geçen yıl gönlümüz sivasspordan yanaydı o da haketmişti ama olmamıştı. Bu yıl hakeden aldı, iyi aldı, güzel aldı, güzel oldu.
BLOG ÖDÜLLERİ ARDINDAN
Geçen haftasonu cumartesi günü sonuçların açıklanması ile birlikte Altın Klavye Blog Ödülleri'nde bu yılı kapatmış olduk.
Altın Fare ile başladık ilk önce sonra ertelemek durumu ortaya çıktı ve sonrasında ve sonra A. Burak Bal arkadaşımızın telkiniyle Altın Klavye olarak devam ettik. Organizasyonun bir imece olarak pek çok blogger tarafından gerçekleştirilmesini hayal etmiştim ama işe el atan pek olmadı. Sadece Recep ve Ahmet destek veririz dediler, Ahmet tasarımla ilgilendi. Başvurular tahminimin çok altında kaldığı içinde geri kalan tüm kısımla kendim ilgilendim.
İlk olduğu için biraz aşırı amatör kaçtı sanırım ama sonuçlar açıklandıktan sonra çok olumlu tepkiler, tebrikler aldığım için içim rahata erdi.
Altın Klavye'nin arkası gelmeye devam edecek. Hem de oldukça ciddi bir şekilde ve çok daha yönlü, çok daha ses getirecek biçimde. Bu yıl bizi görmezden gelen kesimlerin klavyelerinin tuşları seneye bizim için tıkırdamadan edemeyecek.
Organizasyonun planlarken Web Awards'ı inceledim öncelikli olarak halk oylaması ve jüri oylaması olarak 2 seçimin yapıldığını ve kategorilerin ayrılış şekilleri dikkatimi çekti.
Yarıda bırakmak durumunda kaldığım Altın Fare'de bu jüri işini yapmak istediğimi ama üri için gerekli niteliklere sahip kişileri toparlayabilecek kapasiteye sahip olamadığı belirtmiştim. Ki sonrasında Altın Klavye'de biz jüri olarak gene yarışmacılardan bir topluluk seçtik ve reklmacılardın düzenlediği diğer organizasyonda da bir jüri oluşturulmuştu.
Ödül olayını çok düşündüm, istediğim yeterli ilgiyi toplayabilseydim, tasarladığım kristal plaketler için kendi cebimden para ayırmıştım bir kıyıya. Maddi ödül ise sponsor almadığım için yoktu. Host paketleri satan bir blogcu arkadaş sponsorluk karşılığında dereceye girenlere hosting paketi vermeyi teklif etti. Ahmet arkadaşımızda usb bellek ayarlayabileceğini söyledi ama ben uygun bulmadığım için bu yıl es geçtik. Sırf adı olsun diye usb bellek verecek halimiz yok ya ! :)
Spor blogları çok ilgimi çekti. Her ne kadar sosyal medya sitelerinde spor blogu tutan bloggerların sesi fazla çıkmasa da kendi aralarındaki dayanışma büyük ve gerçekten iyi iş çıkaran spor blogları var. Yemek bloglarında ise çok fazla blog olmasına rağmen sanırım biraz da tanıtımdan olsa gerek onların ilgisini fazla çekemedik.
Yarışmadan atılan blogların ise hiç sesi çıkmadı sanırım yedikleri haltı kabullendiklerinden olsa gerek.
Yarışma süreci benim için biraz da eziyet oldu desem yalan olmaz. Tahminimden çok daha fazla vaktimi yedi. Beklenmedik durumlar karşısında ya çaresiz kaldım ya da çok sıkıştım. Ama yarışma bitince her şeye rağmen iyi diyebiliyorum gene de...
Altın Fare'yi ele almışken bitirmek istemediğimden onun içinde parlak bir fikir buldum diyebilirim. Yakında...
Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim, organizasyona kendisinin başvurmadığını söyleyen herbokubilenadam kişisel kategoride yarıştı. İsteği üzerinde yarışmadan çıkardık her ne kadar oylamadna çıkarmak mümkün olmasa da ve ben 2. tura da merakımdan soktum kendisini ve 2. turda açık ara birinci çıktı ama istememişti ve bu yüzden derecelendirmeye almadım kendisini.
Blogcuların düzenlediği blog ödüllerinde seneye görüşmek üzere blog ödülleri yazılarına bir 3 nokta koyuyorum şimdilik...
DENİZ BAYKAL'IN PORNOSUNUN DEVAMI...
Türkiye siyaset tarihinin büyük bir bölümünde yer alan ve ana muhalefet partisinin başkanı olmak gibi büyük bir görevi üstlenen Deniz Baykal'ın böyle bir videosu olduğunu duyunca gerçekten çok şaşırdım, kendisi adına üzüldüm de...
Bu kadar gündemdeki bir ünlü şahsiyetin bu derece rezil bir duruma düşmesi gerçekden çok üzüntü verici ama Baykal'ın ve diğer Chp'li yöneticilerin açıklamasını izleyince bu üzüntüm yerini sinire bıraktı.
Bu videonun çekilmesi ve yayınlanması ki öyle açık saçık bir görüntü yok, lakin kesinlikle ahlaki değil ve iğrenç bir politik oyun. Ama Baykal'ın yaptığı sanki normal bir şeymiş de anormal olan sadece bunun çekilip yayınlanmasıymış gibi bir tavır içine girilince insan artık yuh diyor. Beraberinde kesinlikle bir özür olmalıydı!
Sen git karını evli olan başka bir kadınla aldat, ki bu kadın senin partinin çatısı altındaki bir kişi. Senin milletvekili olmasına karar verdiğin bir kişi ... Sonra da bağır, çağır köpür... Bir de bunu örtbas etmek için önceki günlerde yapılan suikast iddialarının yoğun bir şekilde gündeme getirilmesi bu durumunu iyice acınası bir hale getirdi.
Bu video Chp için oldukça kötü oldu. Parti çatısı altındaki kişileri eşlerini aldatarak birbirleriyle cinsel ilişki yaşamaları CHP'nin yumuşak karınlarından biri olacaktır. Bunun ayıbın altına imza atan da Deniz Baykal'dır.
Sayın Baykal yarın öbür gün kongrede çıkıp tekrar aday olma yüzsüzlüğünü de yaparsa şaşırmayacağım. Zamanında bırakması gereken parti başkanlığını bırakmayarak Chp'yi çıkmaz sokaklara sokan Baykal, Chp'ye bundan sonraki süreçte ne kadar daha zarar verecek merak ediyorum.
Tabi bir de bu yayınlanan video varan 1 diye yayınlandı ve müstehcen birşey yok denebilir. varan 2 denilerek video bitiriliyor ve eminimki 2. videoyu tüm Türkiye heyecanla bekliyor...
Konu hakkındaki yorumlarınızı aşağıdaki yorum formundan gönderebilirsiniz, özellikle istiyorum....
Bu kadar gündemdeki bir ünlü şahsiyetin bu derece rezil bir duruma düşmesi gerçekden çok üzüntü verici ama Baykal'ın ve diğer Chp'li yöneticilerin açıklamasını izleyince bu üzüntüm yerini sinire bıraktı.
Bu videonun çekilmesi ve yayınlanması ki öyle açık saçık bir görüntü yok, lakin kesinlikle ahlaki değil ve iğrenç bir politik oyun. Ama Baykal'ın yaptığı sanki normal bir şeymiş de anormal olan sadece bunun çekilip yayınlanmasıymış gibi bir tavır içine girilince insan artık yuh diyor. Beraberinde kesinlikle bir özür olmalıydı!
Sen git karını evli olan başka bir kadınla aldat, ki bu kadın senin partinin çatısı altındaki bir kişi. Senin milletvekili olmasına karar verdiğin bir kişi ... Sonra da bağır, çağır köpür... Bir de bunu örtbas etmek için önceki günlerde yapılan suikast iddialarının yoğun bir şekilde gündeme getirilmesi bu durumunu iyice acınası bir hale getirdi.
Bu video Chp için oldukça kötü oldu. Parti çatısı altındaki kişileri eşlerini aldatarak birbirleriyle cinsel ilişki yaşamaları CHP'nin yumuşak karınlarından biri olacaktır. Bunun ayıbın altına imza atan da Deniz Baykal'dır.
Sayın Baykal yarın öbür gün kongrede çıkıp tekrar aday olma yüzsüzlüğünü de yaparsa şaşırmayacağım. Zamanında bırakması gereken parti başkanlığını bırakmayarak Chp'yi çıkmaz sokaklara sokan Baykal, Chp'ye bundan sonraki süreçte ne kadar daha zarar verecek merak ediyorum.
Tabi bir de bu yayınlanan video varan 1 diye yayınlandı ve müstehcen birşey yok denebilir. varan 2 denilerek video bitiriliyor ve eminimki 2. videoyu tüm Türkiye heyecanla bekliyor...
Konu hakkındaki yorumlarınızı aşağıdaki yorum formundan gönderebilirsiniz, özellikle istiyorum....
ANKETÖRLÜK
Anketörlük dışarıdan göründüğü kadar basit bir meslek değilmiş, son bir haftada anladım. Daha doğrusu meslek basit ama anket yapabilmek basit değil...
Geçen hafta önceki işimden ayrılınca hemen, daha önceden görüştüğüm Makro Araştırma firmasında işe başladım. Birkaç gün sahaya çıktım ve hiç düşündüğüm gibi değildi. İlk önce firmanın dediği gibi en düşük anket birim ücretinin 6 TL olmadığını gördüm ve ardından anket yapmanın ne kadar zor olduğunu..
İlk gün Ümraniye'de sahaya çıktık ve haneleri dolaşarak, şampuanlar hakkında bir anket yapmaya çalıştık. Dikkat edin yaptık demiyorum, çalıştık diyorum... En sık kullandığı şampuan yerli marka olan, eğitim durumu, iş gibi bazı standartları tutturması gereken görüşmecileri bulmamız gerekiyordu ilk önce tabi bizi muhatap alan birilerini bulursak... Daha sonra denemeleri için kendilerine şampuan numuneleri bıraktık ve 10 gün sonra görüşlerini almak ve başka bir şampuan bırakmak için gelineceğini söyleyerek ayrıldık. 5 saatlik dilimde 8 kişi toplam 10 anket yaptık. İkisini ben yapabildim.
Bu pazartesi günü saat 3 gibi Kadköy meydanda, boğa heykelinin hemen yukarısında KFC'nin önünde kireç çözücüler hakkında bir anket çalışması yaptık ama 3 saatte toplam 2 anket yapabildik. Kimse durup da yardm etmiyordu ki durması yetmiyordu... Görüşmeciyi stüdyoya çıkartarak bilgisayar desteği ile anketi interaktif bir şekilde yapmamız gerekiyordu. Ve 15-20 dakika civarı sürüyordu. Ankete biçilen değer ise 6 tl
Dünde Maltepe'de gene kireç çözücü anketindeydik. 6 kişi, 6 saatte 11 Anket yapabildik, ben 2 tane yaptım 3 kişi boş geçti ki biri yarıda işi bıraktı... 3 kişi 5,4,2 anket yapabildik.
Eğer olacak gibi olsaydı bu ve önümüzdeki hafta çalşıp ara verecektim sınavlarım için, ama baktım randıman vermiyor beklemedim ve erken bıraktım. Sınavlar olduğu için mayıs sonuna kadar da devamlı bir işe girmem mümkün değil...
Kısacası bu anket yapabilmek zannettiğim kadar basit değildi. Firmanın istediği zamanda, istediği yerde, istenilen özellikte kişileri kandırıp, istenilen yere çekerek, uzunca bir vaktini gasp ederek yapılan ciddi görüşmelere anket denilerek geçilirse ki öyle yapılıyor bu haliyle anketörlük bana göre değil...
Ehliyet için yaklaşık bir 350 TL harcamam gerekecek ve mecburen çalışırken biriktirdiğim paralarla bir süre yetinicem... Şimdi en iyisi finallere iyi bir şekilde hazırlanıp, şu lanet okulu en kısa sürede bitirip gerçek iş hayatına atılmak...
Geçen hafta önceki işimden ayrılınca hemen, daha önceden görüştüğüm Makro Araştırma firmasında işe başladım. Birkaç gün sahaya çıktım ve hiç düşündüğüm gibi değildi. İlk önce firmanın dediği gibi en düşük anket birim ücretinin 6 TL olmadığını gördüm ve ardından anket yapmanın ne kadar zor olduğunu..
İlk gün Ümraniye'de sahaya çıktık ve haneleri dolaşarak, şampuanlar hakkında bir anket yapmaya çalıştık. Dikkat edin yaptık demiyorum, çalıştık diyorum... En sık kullandığı şampuan yerli marka olan, eğitim durumu, iş gibi bazı standartları tutturması gereken görüşmecileri bulmamız gerekiyordu ilk önce tabi bizi muhatap alan birilerini bulursak... Daha sonra denemeleri için kendilerine şampuan numuneleri bıraktık ve 10 gün sonra görüşlerini almak ve başka bir şampuan bırakmak için gelineceğini söyleyerek ayrıldık. 5 saatlik dilimde 8 kişi toplam 10 anket yaptık. İkisini ben yapabildim.
Bu pazartesi günü saat 3 gibi Kadköy meydanda, boğa heykelinin hemen yukarısında KFC'nin önünde kireç çözücüler hakkında bir anket çalışması yaptık ama 3 saatte toplam 2 anket yapabildik. Kimse durup da yardm etmiyordu ki durması yetmiyordu... Görüşmeciyi stüdyoya çıkartarak bilgisayar desteği ile anketi interaktif bir şekilde yapmamız gerekiyordu. Ve 15-20 dakika civarı sürüyordu. Ankete biçilen değer ise 6 tl
Dünde Maltepe'de gene kireç çözücü anketindeydik. 6 kişi, 6 saatte 11 Anket yapabildik, ben 2 tane yaptım 3 kişi boş geçti ki biri yarıda işi bıraktı... 3 kişi 5,4,2 anket yapabildik.
Eğer olacak gibi olsaydı bu ve önümüzdeki hafta çalşıp ara verecektim sınavlarım için, ama baktım randıman vermiyor beklemedim ve erken bıraktım. Sınavlar olduğu için mayıs sonuna kadar da devamlı bir işe girmem mümkün değil...
Kısacası bu anket yapabilmek zannettiğim kadar basit değildi. Firmanın istediği zamanda, istediği yerde, istenilen özellikte kişileri kandırıp, istenilen yere çekerek, uzunca bir vaktini gasp ederek yapılan ciddi görüşmelere anket denilerek geçilirse ki öyle yapılıyor bu haliyle anketörlük bana göre değil...
Ehliyet için yaklaşık bir 350 TL harcamam gerekecek ve mecburen çalışırken biriktirdiğim paralarla bir süre yetinicem... Şimdi en iyisi finallere iyi bir şekilde hazırlanıp, şu lanet okulu en kısa sürede bitirip gerçek iş hayatına atılmak...
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)